19 Mayıs günü, “Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı” olmasının yanı sıra, uygarlık ve barış yolunda bir dünya insanı olan Atatürk’ün, Türklüğün son çiçeği olarak adlandırılan Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmak üzere Kurtuluş Savaşı’nı başlatışının da yıl dönümüdür. Umudu ve inancı taşıyan bu ayrıcalıklı günü 100. kez kutlamaya hazırlanıyoruz. Kutlama programımızın yanı sıra Okullarımızda düzenlenen çeşitli etkinliklerle Atatürk’ün ve 19 Mayıs’ın hem Türk hem de dünya tarihi açısından değerini daha iyi kavramayı amaçladık. Bu etkinliklerden biri de 15 Mayıs 2019 Çarşamba günü gerçekleşen “Liseli Mustafa Kemal” adlı söyleşi programımızdı.
Mustafa Kemal Atatürk; genç yaşta önemli kararlar alabilecek yetkinliğe ulaşmış, ileri görüşlülüğü ile herkesi kendine hayran bırakmış, 57 yıllık yaşamına büyük başarılar sığdırmış eşsiz bir liderdir. Böylesi büyük bir liderin manevi mirasçıları olarak biz gençlerin onu çok daha yakından tanıması gerekmektedir. Çünkü onun attığı her adımın bir tesadüf olmadığını onunla ilgili öğrendiğimiz her bir yeni bilgi ile görebiliyoruz.
Konferans salonumuzda gerçekleşen söyleşimizin konuğu Siyaset Bilimci Prof. Dr. Sayın Hikmet ÖZDEMİR’di. Sayın ÖZDEMİR, Mustafa Kemal Atatürk’ün de bir zamanlar bizim gibi genç olduğunu; hayalleri, umutları ve emelleriyle geleceğe yol aldığını, ruhen ve zihnen de gençliğini hiç kaybetmediğini dile getirdi. Atatürk’le ilgili yapılan ve bizzat kendisinin de yaptığı araştırmalar neticesinde onun küçük yaşlardan itibaren asker olmak istediğini belirtti. Hatta Kuleli Askerî Lisesine gitmeyi hayal ettiğini ancak bir öğretmeninin önerisiyle Manastır’daki askerî liseye kaydolduğunu anılar eşliğinde anlattı. Mustafa Kemal Atatürk’ün ortaokul ve lisedeki öğrencilik yıllarına ilişkin sınırlı bilgilerin olduğunu, bu bilgilerin de yine Atatürk’ün bizzat kendisi tarafından tutulan günlüklerden elde edildiğini ekledi.
Genç Mustafa Kemal’in öğretmenlerinin sözlerini dinleyip onların tavsiyelerine uyduğunu anılarla anlatan Sayın ÖZDEMİR; Atatürk’ün eksiklik hissettiği derslere daha çok zaman ayırıp öğrenmek için çok çabaladığını, sadece kendi ülkesinin değil, dünya gündemini de izleyip yorumlarda bulunduğunu günlüklere aldığı notlardan tespit ettiklerini belirtti. Matematik dersini çok sevmesine rağmen edebiyata ve dile düşkün olduğundan da bahsetti. Ayrıca annesinin ve kız kardeşinin O’nun yaşamında çok önemli bir yere sahip olduğu ifade etti.
Söyleşi programının sonunda Genel Müdürümüz Sayın Hilal ERDİNÇ ve Okul Müdürümüz Sayın Mehmet SAĞLAM; Prof. Dr. Sayın Hikmet ÖZDEMİR’e verdiği bilgilerden ve paylaşımlarından dolayı teşekkür ederek günün anısına hazırlanan hediyeyi takdim ettiler.
Bizler de Başkent Üniversitesi Özel Ayşeabla öğrencileri olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında yaşanan zorlukları asla unutmayarak Atatürk’ün emanetine daima sahip çıkacağımıza söz veriyoruz.